Sağlık Bakanlığı Ankara’da birçok kamu hastanesini kapatmayı hedefliyor. Hastanelerin kapatılmasına yurttaşlar ve sağlık emekçileri tepkili. Sağlık emekçisine şiddet artarak devam ediyor, sağlık emekçileri yoksulluğa mahkûm ediliyor, yurttaşlar randevu bulmakta zorlanıyor ama Sağlık Bakanlığı bu sorunları çözmek yerine ayrıcalıklı bir azınlığın çıkarı için halk sağlığını tehlikeye atan adımlar atmaya devam ediyor.
AKP iktidarı sağlıkta dönüşüm programı ile sağlık sistemini adım adım özelleştirmeye çalışmakta. Devletin bizzat kendi binasında, kendi kadrolu çalışanları ve kendi tıbbi cihazları ile hizmet verdiği devlet hastaneleri dönüştürüldü. Kamucu bir anlayışla yönetilen Devlet Hastaneleri yerine devletin kendi arazisine inşa edilen binalara kiracı olduğu, emekçilerin taşerona bağlı güvencesiz çalıştırıldığı ve aracı şirketlerden kiralanan tıbbi cihazlarla hizmetin verildiği Şehir Hastaneleri inşa edildi. Şehir Hastaneleri’ni işleten şirketlere ise hasta garantisi verildi. Hasta garantisinin karşılanabilmesi için maalesef birçok devlet hastanesi kapatıldı. Bilkent Şehir Hastanesi için yedi farklı hastane kapatıldı. Etlik Şehir Hastanesi için de birçok hastane ve semt polikliniği kapatılmakta.
Şehir Hastanelerinin yapımından işletilmesine sürecin nasıl işlediğine, hasta garantisi verilmesinin ne gibi sonuçlar doğuracağı çokça tartışıldı. (1) Bu yazının konusu ise Sağlık Bakanlığı’nın Ankara’da şehir merkezindeki kamu hastanelerini kapatma uğraşı.
Etlik Şehir Hastanesi’nin hasta sayısını arttırmak için bir süre önce Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi(EAH) kapatıldı. Bugünlerde ise Ulucanlar Göz EAH ve Dr Sami Ulus Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nin kapatılması gündemde. Geçtiğimiz yıl sağlık emekçilerinin ve yurttaşların mücadelesi sayesinde bu üç hastanenin kapatılması engellenebilmiş ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’dan hastanelerin kapatılmayacağına dair söz alınmıştı. Ancak bu yıl, hastaneler gizli kapaklı bir biçimde kapatılmaya çalışılmaktadır.
Dışkapı EAH’ın tıbbi ekipmanları Etlik Şehir Hastanesi(ŞH) ve Mevki Hastanesi’ne nakledildi. Hekiminden hemşiresine, sekreterinden teknisyenine yıllardır birlikte çalışan gruplar dağıtıldı ve bölünerek başka hastanelere tayin edildi. Toplumun kolayca ulaşabildiği ve nitelikli sağlık hizmeti alabildiği bu köklü kurumun kapatılması büyük sorunlar yaratacaktır. Büyük bir birikim ve tecrübe heba edilmektedir. Eğitim sürecinde olan asistan hekimler eğitim verecek hocalarından başka yerlere geçiş yapmak zorunda kalmaktadır. İleride uzman olacak asistan hekimlerin eğitiminin aksaması sağlık hizmet sunumunda sorunlar doğuracaktır. Bunun yanında taşerona bağlı olarak çalışan birçok personel işsiz kalma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Yoksulluğa mahkûm edilen ve şiddet karşısında yalnız bırakılan sağlık emekçilerinin geleceksizlik kaygısı hastanelerin kapatılması nedeniyle daha da artmaktadır.
Ulucanlar Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesi (EAH) kapatılmaya çalışılmaktadır. Ülkemizde kamunun elindeki ve yoksul yurttaşların hizmet alabildiği iki göz dal hastanesinden biri olan Ulucanlar Göz EAH kapatılırsa ülkenin dört bir yanından sağlık hizmeti almaya gelen yurttaşlar özel hastanelere mecbur bırakılmış olacak. ‘Eski Hastane’ olduğu gerekçesiyle kapatılmaya çalışılan Ulucanlar Göz EAH, 1995 yılında kurulan, günümüzde hizmet veren birçok devlet hastanesinden daha genç bir hastanedir. Düşük bir maliyetle yenilenebilecek bu hastane kapatılıp çürümeye terk edilmektedir. Bir yıl önce Ulucanlar Göz EAH’ın tıbbi ekipmanları başka hastanelere nakledilmişti ama verilen mücadele sayesinde 6 gün sonra ekipmanlar geri getirilmiş ve hastane yeniden hizmete açılmıştı.
Dr. Sami Ulus Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nin de kapatılması planlanmaktadır. Yoksul yurttaşların kolayca ulaşabildiği, çocuk hastalıkları konusunda üst düzey hizmet veren Dr. Sami Ulus Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi ise depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle kapatılmak istenmektedir. Hastanenin depreme dayanıksız olduğuna dair herhangi bir rapor ise sunulamamaktadır. Diğer hastanelerde olduğu gibi düşük bir maliyetle yenilenebilecek bir kamu hastanesi daha kapatılmak istenmektedir.
Sağlık emekçilerinin çalışma koşullarının günden güne kötüleşmesinin ve yurttaşların nitelikli sağlık hizmetine ulaşmakta zorlanmasının temel sebebi Sağlıkta Dönüşüm Programı’dır. Sağlıkta Dönüşüm Programı’ndan bir an önce vazgeçilmelidir. Sağlık emekçilerinin ve yurttaşların sorunlarını ortak paydada çözmenin tek yolu ise kamucu sağlık politikası geliştirmektir.
- https://dsosyal.com/makale/saglikta-piyasaci-donusum-ve-sehir-hastaneleri/