Ülkücü hareketin narkotik geçmişi: Üç hilal, beyaz toz

Ülkücü hareketle bağlantılı isimlerin adının geçtiği uyuşturucu operasyonları artık münferit değil, örgütlü bir yapının süreklilik kazanan pratiği. Sembollerden yüzlere, sınır kapılarından teknelere uzanan bu karanlık ağ; hareketin sadece siyasi değil, aynı zamanda kriminal geçmişini de yeniden gündeme taşıyor.

Hasan Hüseyin Kapusuz

21 Temmuz günü Bulgaristan’ın Türkiye’ye açılan Kapitan Andreevo Sınır Kapısı’nda, diplomatik plakalı bir araçla Türkiye’ye sokulmak istenen beş bavul içerisinde tam 205 kilo 940 gram kokain ele geçirildi. Olayla bağlantılı üç kişi gözaltına alınırken, uyuşturucu poşetlerinden birinin üzerinde üç hilal amblemi yer alması büyük yankı uyandırdı.¹ Ülkücü hareketin uyuşturucu ile birlikte anılması ise ilk değil.

Geçmişte neler yaşanmıştı?

Uyuşturucu baronlarından sokak satıcılarına, kaçakçılıktan organize suçlara uzanan karanlık bir geçmişe sahip bir hareketin sembolünün bu olayda da karşımıza çıkması, artık kimseyi şaşırtmıyor. 2023 yılında Bitlis’in Hizan İlçesi’nde MHP İlçe Başkanlığı görevini yürüten Eyüp Üste, Diyarbakır’da piyasa değeri 150 bin dolar olan bir kilo uyuşturucu ile yakalanarak tutuklanmış, ardından genel merkez kararıyla görevden alınmıştı.

Mahkeme, sanığın aracında ele geçirilen eroin miktarının bir bireyin yıllık kullanım sınırının çok üzerinde olduğuna ve delillerin uyuşturucu ticaretine işaret ettiğine hükmetmişti. Sanık önce 12 yıl hapis cezasına çarptırılmış, madde eroin olduğu için ceza yarı oranında artırılarak 18 yıla çıkarılmıştı. Duruşmalardaki iyi hal indirimiyle ceza 15 yıla düşürülmüş, tutukluluğunun devamına oy birliğiyle karar verilmişti.²

Altın kaçakçılığı suçlaması nedeniyle MHP’den istifa ettirilen ancak milletvekilliğini sürdüren Kilis Milletvekili Mustafa Demir’in kardeşi E.Y. de uyuşturucu ticareti suçundan yargılanıyordu. E.Y., 18 yaşından küçük M.’ye uyuşturucu sattığı gerekçesiyle 12 yıl 6 ay hapis ve 16 bin 660 TL para cezasına çarptırıldı. 24 Kasım 2023’te tutuklandı. Konuya ilişkin Mustafa Demir, “Kız kardeşim eşiyle sorun yaşayan biri. Zaten eşi de aynı durumda. Eşinden dolayı bu işin içine girmiş olabilir. Biz yıllardır görüşmüyoruz, 10 yıl olmuştur,” açıklamasını yaptı. Kendi hakkında açılmış bir soruşturma olup olmadığına dair ise, “Bana herhangi bir bilgi ulaşmadı,” ifadelerini kullandı.³

MHP İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi Güven Adıgüzel, oğlunun uyuşturucu ve insan kaçakçılığı ile ilişkilendirilmesinin ardından parti içindeki görevinden istifa etmişti. 30 Mayıs 2024’te gerçekleştirilen operasyonda, aralarında bir PKK hükümlüsünün de bulunduğu çok sayıda kişiyi tekneyle Çanakkale üzerinden Yunanistan’a kaçırmaya çalışan bir şebeke ortaya çıkarıldı.

Yunanistan’da yaşadığı belirlenen ve “Azad” adıyla bilinen bir şahıs, Güven Adıgüzel’in oğlu Tunahan Adıgüzel ile iletişime geçti. İfadeye göre Azad, Çanakkale’de bir süper yata bırakılması gereken iş insanlarından oluşan 4 kişilik grubun konumunu Tunahan’a iletti.⁴ Teknede 11 kilo 900 gram uyuşturucu bulunmasının yanı sıra; yurtdışına kaçmaya çalışan, kasten adam öldürme, yaralama, PKK üyeliği ve uyuşturucu kullanma gibi suçlardan aranan 10 kişi yakalandı. Şüpheliler Tunahan Adıgüzel ve Atakan Görevin’in kaçakçılıkta kullandıkları iki araca el konuldu. Adıgüzel’in üzerinden 2500 dolar, 2500 Euro ve 200 TL çıktı.

Adıgüzel ve Görevin’in de aralarında bulunduğu dört Türk vatandaşı ve iki Yunan sanık, göçmen kaçakçılığı suçlamasıyla tutuklandı. Teknede yakalananlardan biri PKK üyeliği, diğeri uyuşturucu kullanımı nedeniyle ceza aldı. Savcılık, uyuşturucu ele geçirilmesi nedeniyle 2’si Yunanistan vatandaşı 6 sanık hakkında ‘uyuşturucu ticareti’ suçundan 30 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.⁵ ⁶

İç hesaplaşmalar da var

Ülkücü hareket ve uyuşturucu arasındaki ilişki bununla da sınırlı kalmadı. MHP, Ülkü Ocakları eski başkanlarını kendi uyuşturucu dağıtıcılarına öldürtmekten de geri durmadı. Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş, 30 Aralık 2022’de Ankara Çukurambar’da tetikçi olduğu iddia edilen Eray Özyağcı tarafından silahla vurularak öldürülmüştü. Olayın azmettiricisi olduğu öne sürülen Doğukan Çep, “sadece uyarı amacıyla ayaklarına sıktırmak istediğini” iddia etti.

2019’da Aziz Mahmud Hüdai Camii’nde namaz kıldığı sırada Sinan Ateş’le tanıştığını anlatan Çep, ondan soruşturmasına yardım etmesini istediğini ve Ateş’in bunu kabul ettiğini söyledi. Sonraki süreçte Ateş’in kendisinden “soruşturmayı çözeceklerini” söyleyerek üç ayrı seferde toplamda 650 bin TL aldığı ifade edildi.

Çep, para karşılığında sonuç alamayınca Ateş’i arayıp geri ödeme talep ettiğini, reddedilince “Ayağına sıkacağım” dediğini ve Eray Özyağcı’nın bu işi üstlendiğini belirtti. “Eğer öldürmek isteseydim, kendim yapardım,” dedi.⁷

Doğukan Çep, 10 yıl önce İstanbul Maltepe Gülsuyu’nda uyuşturucu çetelerine karşı düzenlenen yürüyüşte yer alan Hasan Ferit Gedik’i katletmişti. Bu olaydan 25 yıl, diğer suçlardan (çete kurma, fuhuşa zorlama, gasp, uyuşturucu ticareti) ise toplam 35 yıl hapis cezası aldı. 2018’de hüküm giymesine rağmen 2 yıl bile cezaevinde kalmadı.

Sinan Ateş suikastı olmasa bugün hâlâ serbest olacaktı. Mensubu olduğu Gülsuyu çetesinin lideri ise Uğur Köroğlu’ydu. Sedat Peker’e yakınlığıyla tanınan Köroğlu, bir mafya hesaplaşmasında öldürüldü. MHP, onu anmayı da ihmal etmedi.⁸ ⁹

MHP’nin simgesi, uyuşturucu baronu Çatlı

MHP’nin tarihinde uyuşturucu kaçakçılığı denince ilk akla gelen isimlerden biri de Abdullah Çatlı. 1996’da Susurluk’ta meydana gelen kazada ölen Çatlı, uyuşturucu bağlantılarıyla uzun yıllar gündemde kaldı.

“Asala’yla mücadele” adı altında Avrupa’da 12 Eylül cuntası tarafından karanlık operasyonlara dahil edilen Çatlı, 1982’de İsviçre Zürih’te uyuşturucu kaçakçılığı nedeniyle tutuklandı. 1984’te yine uyuşturucu nedeniyle hakkında Balle – Ville Savcılığı tarafından tutuklama kararı çıkarıldı. Aynı yıl Paris’te sahte pasaport ve 455 gram eroinle yakalanarak 5 yıl 1 ay hapis cezası aldı.

1985’te Fransa’da 7 yıl ceza aldıktan sonra, İsviçre’ye iade edilerek uyuşturucu suçundan Bostadel Hapishanesi’ne gönderildi. 21 Mart 1990’da buradan kaçtı.¹⁰

Tüm bunlar, buzdağının yalnızca görünen kısmı. MHP, tarihi boyunca yalnızca uyuşturucu değil; silah ve daha birçok malzemenin kaçakçılığıyla da anıldı. Kanlı saldırılar, suikastlar ve katliamlarla örülü geçmişiyle birlikte değerlendirildiğinde, partinin içinde bulunduğu uyuşturucu trafiği sadece maddi kazançla açıklanamayacak kadar çok katmanlı.

Notlar: