Cumartesi, Ağustos 16, 2025
ideo
  • Anasayfa
  • Türkiye
  • Dünya
  • Yazı
ideo
  • Anasayfa
  • Türkiye
  • Dünya
  • Yazı
No Result
View All Result
ideo
No Result
View All Result

Atatürk Orman Çiftliği üzerinden kamusal varlığa açık saldırı

ideo ideo
10 Ağustos 2025
Türkiye
Atatürk Orman Çiftliği üzerinden kamusal varlığa açık saldırı

Geçtiğimiz günlerde Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisinin Medipol Üniversitesi’ne tahsis edildiği ve bu alanda kampüs çalışmalarına başlandığı haberi kamuoyuna yansıdı. Bu gelişme, son yıllarda art arda yaşanan kamusal alanlara yönelik saldırı ve yağmaların yeni bir halkası oldu. 

Ekin Gözek

7 yıl önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk-İş’i ziyaret ederek Atatürk Orman Çiftliği’nden arazi ayrılmasını talep ettiği biliniyordu. Bu talebin ardından ayrılan alan, Türk-İş ve eski Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın ortaklığında kurulan TEBA Vakfı’na tahsis edildi. Medipol Üniversitesi de aynı vakıf bünyesinde faaliyet gösteriyor.

Daha önce mahkeme tarafından iptal edilen imar planlarına ve yargı kararlarına rağmen inşaatın sürdürülmesi, sermaye ile kurulan ittifakın hukukun ve kamu yararının üzerinde konumlandırıldığını gösteriyor. Bu süreç, yalnızca bir arazi devri değil; kamusal olanın özelleştirilmesi, halktan koparılması ve Cumhuriyetin kamucu mirasının bilinçli bir biçimde silinmesi anlamına geliyor.

Cumhuriyet ve AOÇ

Mustafa Kemal Atatürk’ün 1925 yılında kurduğu Atatürk Orman Çiftliği, yalnızca bir tarım işletmesi değil, aynı zamanda Cumhuriyet’in üretimci, bilimsel ve halkçı kalkınma modelinin yaşayan bir örneğiydi. Kolektif emekle kurulan bu alan, kent içinde tarımsal üretimin, çevresel sürdürülebilirliğin ve halk sağlığının nasıl kamusal önceliklerle yürütülebileceğini göstermekteydi. AOÇ, Cumhuriyet’in erken döneminde uygulanan halkçı ekonomi politikalarının, tarımda kendi kendine yetebilmenin ve planlı kalkınmanın mekânsal simgesiydi.

1992 yılında 1. Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı ilan edilen AOÇ, 2006 yılında yapılan yasal değişikliklerle kırılgan bir sürece girdi. Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne üst ölçekli plan yapma yetkisinin verilmesiyle birlikte, AOÇ’nin halkçı kimliği aşındırılmaya ve rant alanına dönüştürülmeye başlandı. 2007 yılında hazırlanan imar planları, 2008’de Ankara 13. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi, Danıştay da bu iptali onadı. Ancak aynı planlar tekrar yürürlüğe sokuldu. Yargı kararlarının fiilen yok sayılması, iktidarın kamusal alanları talan etmekte ne kadar kararlı olduğunu da gösteriyordu. 

Kamusal alanın ranta açılışı

2011 yılında, Ankara Kültür ve Tabiat Varlıkları Kurulu, Gazi Tesisleri’nin sit derecesini düşürerek yapılaşma süreçlerinin önünü açtı. 2012’de TOKİ, Başbakanlık ve Orman Genel Müdürlüğü arasında yapılan protokolle, AOÇ’den 90 hektarlık alan Başbakanlık Hizmet Binası için devredildi ve aynı yıl “Kentsel Dönüşüm Proje Alanı” ilan edildi. Tüm bu işlemler halktan, meslek odalarından ve şehir plancılarından gizli, tartışmaya açılmaksızın yürütüldü. 

2013’te sekiz şeritli bir yol projesi kapsamında 10 binin üzerinde ağaç söküldü. Bu yol, sonradan “Saray Yolu” olarak anılan güzergâhın parçasıydı. 

Gece vakti gerçekleştirilen ağaç sökümleri, yalnızca doğaya değil; halkın ortak belleğine, yeşile ve üretim tarihine yapılan karanlık bir müdahale oldu. Aynı dönemde, Ankara 5. ve 11. İdare Mahkemeleri ile Danıştay tarafından verilen iptal kararlarına rağmen planlar uygulanmaya devam edildi. Dönemin Başbakanı Erdoğan’ın “Sıkıysa yıkın” sözleri, yürütme gücünün yargı üzerindeki tahakkümünü ve hukuk tanımazlığını özetliyordu.

“Kaçak Saray” 

AOÇ arazisinde yapılan ve kamuoyunda “Kaçak Saray” olarak bilinen Cumhurbaşkanlığı Sarayı, başlangıçta başbakanlar için yeni bir merkez olarak düşünüldü ancak 2014’te Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesi ile Cumhurbaşkanlarına tahsis edileceği açıklandı. Fakat bu yapı yargı kararlarına açıkça aykırı şekilde inşa edildi. 

2025 yılında Danıştay, AOÇ’nin birinci derece sit alanı olan bölümüne inşa edilen yapının “kaçak” olduğuna hükmetti. Ancak bu kararın ardından devreye giren Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, kararın “çarpıtıldığı” yönünde kamuoyunu yanıltma çabalarına girişti. İletişim Başkanlığı ise yaptığı açıklama ile  haberi yapan gazetecilere dava açılacağı yönünde tehditler savurdu.  

Çiftlik yalnızca fiziksel olarak değil, simgesel olarak da parçalanıyor. AOÇ markası, 9 ayrı firmaya kiralandı. Bu firmaların bir kısmı, başka yerlerde ürettikleri ürünleri AOÇ etiketiyle pazarlayarak hem ticarileştirme politikalarının hem de halkın hafızasına yönelik manipülasyonun parçası hâline geldi. Kamusal olan her şeyin piyasaya devri, AOÇ’nin kolektif niteliğini ortadan kaldırmakla kalmıyor, aynı zamanda Cumhuriyet’in kalkınmacı mirasına doğrudan bir saldırı anlamı da taşıyor.

AOÇ’un ortadan kaldırılması, yalnızca bir yeşil alanın kaybı değil. Bu, aynı zamanda halkın olan kamusal alanların silinmesinin ve üretici özelliği ile değer kazanan kültürel bir mirasın yok edilmesi ile sonuçlanıyor.  

Notlar:

  1. https://share.google/vWMomFSkT3i3YHGTH
  2. https://share.google/btrmK2UsZpNcPpdIA
  3. https://share.google/pbYPHf5jWAyemJ7Ya
ideo

ideo

Diğer içerikler

İstanbul’un iki kalbi sermayeye teslim ediliyor
Türkiye

İstanbul’un iki kalbi sermayeye teslim ediliyor

Serkan Yücel
15 Ağustos 2025
Üç harfli marketlerde sömürü günden güne büyüyor
Türkiye

Üç harfli marketlerde sömürü günden güne büyüyor

ideo
14 Ağustos 2025
23 yıllık işbirliğinin gösterdikleri: AKP-Koç ilişkilerinin dünü bugünü
Türkiye

23 yıllık işbirliğinin gösterdikleri: AKP-Koç ilişkilerinin dünü bugünü

ideo
14 Ağustos 2025
AKP-İsmailağa bağları yeniden sıkılaşıyor: Kayseri’de ağırlama, Erdoğan’a ziyaret
Türkiye

AKP-İsmailağa bağları yeniden sıkılaşıyor: Kayseri’de ağırlama, Erdoğan’a ziyaret

ideo
10 Ağustos 2025
AKP’nin çocuk katili düzeni bir can daha aldı: Eyüp’ün ölümünün gösterdikleri
Türkiye

AKP’nin çocuk katili düzeni bir can daha aldı: Eyüp’ün ölümünün gösterdikleri

ideo
10 Ağustos 2025
ideo

© 2024 ideo

  • Anasayfa
  • Türkiye
  • Dünya
  • Yazı
  • Künye

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Türkiye
  • Dünya
  • Yazı
  • Künye

© 2024 ideo